Çocuğu Kitapla Tanıştırmak
Çocuğun öğrenme etkinliği anne karnındayken başlar, doğumla devam eder ve yaşamın
her anında artarak gelişir. İlk olarak, çevresini annesinin aracılığıyla tanımaya çalışan çocuk,
bu işi zamanla kendi duyu organlarını kullanarak gerçekleştirir. Bir süre sonra, çevresini
algılamada kendi duyu organları yeterli olmaz ve diğer algılama araçlarını kullanmaya
başlar. Kitap da çocuğun hayatında böylesi bir role sahiptir. Kitap, çocuğun kendi duyu
organlarıyla çevresini algılamasına, tanımlamasına yardımcı olmanın yanı sıra, bütün
gelişim alanlarını da olumlu yönde etkiler.
Çocukla kitabı tanıştırmaya ne zaman ve nasıl başlamalı?
Kaç yaşında olursa olsun, çocuğunuzu kitapla tanıştırmak için, zaman ne geç ne de erkendir;
hemen başlayabilirsiniz. Uzmanlar, çocuğun anne karnındayken bile ses duyduğunu söylüyorlar
ve okunanı anlamadığı halde, sakin bir sesle yapılan okumanın onu olumlu yönde etkilediğini
savunuyorlar.
Konuşmayan bir çocuğa okumanın nasıl yararı var?
Duymakla dinlemek farklı şeylerdir. Çocuk doğar doğmaz sesleri uyku zamanı dışında net bir
şekilde duyar. Yani, kulaklar, gözler gibi istendiğinde kapanmaz. Dinleme becerisi, çocuk,
konuşma becerisi kazanmadan önce gelişmeye başlar. Dolayısıyla, çocuğun dili öğrenmesi için
dinlemesi gerekir. Dinleme de alıştırmalarla gelişir. Çocuklar, dil öğrenirken önce söyleneni
anlamaya, sonra da konuşmaya başlar. Yani, konuşmayan bir çocuğa bile kitap okuyabilirsiniz.
Burada önemli olan sakin bir sesle okumaktır. Bu yaştaki çocuklara, kendiniz de bir öykü
uydurup anlatabilirsiniz. Öykü içindeki tekrarlar, onun hoşuna gider. Önemli olan, çocuğa dinleme
alışkanlığı kazandırmaktır.
1-2 yaş arası çocuklara neler okumalı?
Bu yaştaki çocuklara okumak için en uygun kitap, her sayfada tek bir resim olanlardır. Kitapta
bir öykü olmasa da olur. "Bakmak ve birlikte okumak" için hazırlanmış, yazısız resimli
kitaplar çocuğunuzla birlikte kitap okumak için oldukça uygundur. Kitap okurken, çocuğunuzu
kucağınıza alın ya da yanınıza oturtun. Onunla tam bir beraberlik içinde olun. Bu yaşlarda,
kitap okumak kadar, dergilere bakmak da çocuğu olumlu yönde etkileyebilir. Dergilere bakarken
çocuk, tanıdığı nesnelerin isimlerini söyleyebilir. Çocuk, bu dönemde henüz tam cümle
kuramıyordur ancak, iki yaşını bitirip konuşma becerisi kazandıktan sonra, başı, sonu, ortası olan,
çok kısa ve tek olaylı bir öyküyü anlayabilir. Örneğin; bir kuşun kendisine bir arkadaş araması
ve sonunda da gene bir kuşla arkadaş olması ya da kaybolan bir köpeğin evini bulması gibi.
Okul öncesi yaşlardaki çocuklara kitap okumak ne sağlar?
Konuşma becerisi kazanmış, ancak henüz ilkokula başlamamış çocuklara kitap okumayı
sürdürmelisiniz. Bu, onun ileride okumayı sevmesini sağlayacaktır. Resimli kitaplar bu yaş
çocukları için oldukça uygundur. Kitap okurken çocuğunuzu yanınıza oturtmalı ve ona
kitabın resimlerini göstermelisiniz. Sesinizi kullanarak, taklitler yaparak okumak, onun
okumadan daha fazla keyif almasını sağlar. Okuma, acele etmeden, çocuğun anlatılanı
anladığından emin olarak yavaş yavaş gerçekleştirilmelidir.Okulöncesi yaşlarda, çocukların dikkati çabuk dağılır. Bu nedenle, onlara kısa öyküler okuyun.
Kitap bittikten sonra, çocuğa sorular sorup anlayıp anlamadığını saptayın, size sorular sormasına
izin verin. Kitap okuma, çocuğunuzun sözcük dağarcığını geliştirecek, düzgün cümleler
kurabilmesini ve soru sormasını, sorulan anlamasını sağlayacak, iletişimi kolaylaştıracaktır. Bu
nedenle, okuduğunuz kitabın düzgün bir Türkçe ile yazıldığına dikkat edin.
Okulöncesi dönemdeki çocuklar çevrelerini tanıma çabası içerisindedirler. Ailesi dışında
yeni kişilerle tanışırlar, yeni arkadaşlar edinirler, mahallelerinde yaşayan diğer insanları ve
yeni yerleri tanımak isterler. Örneğin, anaokulu onun için yeni bir mekandır, Çocuk, okulla
birlikte gezilere gider, yeni yeni çiçekler, böcekler, hayvanlar görüp öğrenir. Bu nedenle gerçekçi,
günlük konuları ele alan öykülerden hoşlanırlar. Yağan kar, rüzgar gibi doğa olayları ve
doğanın kendisi onların ilgisini çeker. Bir kedinin yalanması, bir köpeğin süt içmesi gibi, artık
bizlerin kanıksadığı şeyler, onlara ilginç gelir. Günlük yaşamdan alman konuların yer aldığı
kitaplar, bu yaş çocukları için oldukça uygundur. Bu konular hareketli olmalıdır, çünkü bu
yaş dönemindeki çocuklar hareketli ve hızlı gelişen öyküleri severler.
Gerçekle hayal arasındaki farkı henüz çözememiş olan bu dönem çocukları, her söyleneni gerçek
olarak kabul eder. Ejderhalar ve cadılar gibi hayali varlıklar onları korkutabilir. Yalnız kalan,
terk edilen, alaya alınan çocukların yer aldığı öyküler, bu yaştaki
çocuklarda güvensizlik duygusu
yaratabilir. Bu dönemde, yaşamı henüz tanımaya başlayan çocuklar, daha çok, neşeli ve
komik öykülerden hoşlanır. Mutlu sonla biten öyküler, çocuğunuzun yaşamayı sevmesi için, bu yaşa
daha uygun düşer.
Ya tekerlemeler ve masallar?
Bu yaş çocukları, kısa tekerlemelerden hoşlanır ve onları kolayca öğrenebilir. Uzun tekerlemelerse
çocuğun dikkatinin dağılmasına yol açar. Üç-altı yaş arasındaki çocuklara masal anlatırken
bu yaş dönemi çocuklarının ilgisini çeken, hayvanlarla ilgili masalları seçebilirsiniz. Halk
edebiyatımızda da çocuğunuza uygun olabilecek, güzel hayvan masalları bulabilirsiniz. Ayrıca,
bu devrede çocuğunuza bol bol kitap okumanız, onun okula gittiği zaman daha başarılı olmasını
sağlar.
6-9 yaş arası çocuklarına ne önerebiliriz?
Çocuğunuz okula başladı ve artık okul kitapları var. Çocuğunuza, bu yaşa kadar kitap okuduysanız,
onun okuma alışkanlığı edinmesi konusunda epey yol aldınız demektir. Çocuğunuz, kendiliğinden
kitap almak ve okumak isteyecektir.
Bu yaşlarda, kendi başına okuyabilen çocuğunuzu özendirmek için okuduğunuz öyküyü, onun
tamamlamasını isteyebilirsiniz. Acemi bir okuyucu, kolay bir şekilde okuyamayabilir; bu nedenle,
onu özendirmek için onunla birlikte okumakta yarar vardır. "Artık okumayı öğrendi" diye düşünerek
birlikte okuma alışkanlığınızı hemen bırakmayın. Arada sırada, yüksek sesle, onun size okumasını
sağlayın, kitabı birlikte tartışın.
Bu yaşlar, hayal gücü gelişmiş, basit kavramları bilen ve anlayan çocuğunuzun gerçek masal
dönemidir. Bu yaşlarda periler, devler, cadılar çocuğunuzun oldukça ilgisini çeker. Onlardan
korkmaz; çünkü hayalle gerçeğin farkını çözmüştür. Hayali şeylerden hoşlanır, dolayısıyla
artık bildiğiniz masalları ona anlatabilirsiniz. Bu yaşlarda ejderhalar ne denli büyük, cinler ne kadar
çarpıcıysa çocuk için de o kadar heyecan verici ve hoştur.
Bu dönem, çocukların "iyi" ve "kötü" ya da "doğru" ve "yanlış" gibi kavramları, yargıları ilk kez
düşündükleri bir devirdir. Bu kavramlar onlarda yeni yeni gelişmektedir. Masallarda da
bu konular işlenir ve iyiler çok iyi, kötüler çok kötüdür. Masalların sonunda her zaman iyiler ve
doğrular kazanır, kötüler kaybeder. Çocukların masalları sevmelerinin bir nedeni de budur.
10-12 yaş çocuklarının okuma ilgileri nasıldır?
Önceleri günlük olaylardan, sonra da masallardan hoşlanan çocuklar, bu yaşlarda gerçekçiliğe
geri dönerler. Artık, çevrelerinde görüp yaşayamayacakları şeyleri tanıyıp bilmek isterler. Bu yaşlar,
serüven çağıdır ve Robinson, Gulliver gibi kitaplar bu yaş çocuklarında oldukça beğeni
kazanır. Başka ülkeleri tanıtan yazılar, biyografiler severek okunur bu dönemde. Özellikle de
kahramanlık öyküleri. Bilgi veren kitapların da revaçta olduğu bu dönemde, çizgi romanlar da
ilgi görür. Güldürüler bu dönem çocukları arasında, yerini korumaya devam eder.
13-15 yaş gençleri neleri tercih ediyor?
Bu yaşlar, çocukluktan gençliğe doğru ilk adımın atıldığı yaşlardır. Bu yaşlarda daha soyut
kavramlar devreye girer. Gençler, duygusal eserlerden hoşlanırken, öğüt veren eserleri sevmezler.
Çocuğunuz, edebi değeri olan eserlere yönelmeye başlar ve gençlerin sorunlarını ele alan
eserleri tercih eder.
Bütün çocuklar bu dönemlerden geçer mi?
Yukarıda verilen değişik yaş dönemlerine ilişkin öneriler, kesin olmamakla birlikte, bir fikir
vermesi açısından önemlidir. Kimileri erken kimileriyse daha geç olmak üzere tüm çocuklar bu
evreleri sırasıyla geçer ama bazı çocuklar bu döneme erken, bazılarıysa daha geç yaşlarda
ulaşır. Bu, tümüyle çocuğun gelişimine bağlıdır; bazı çocukların erken, bazılarının da daha geç
yürümesi gibi. Çocuk, yukarıda söylenen yaş dönemi özelliklerini, daha erken ya da daha geç
gösterebilir. Bunu ayırt etmek için, örneğin masal devresinde, çocuk kendi yaşamında bağımsız
olabiliyorsa, yani kendine güven duygusu gelişmişse masaldan hoşlanabilir. Bu, beş yaşında
olabildiği gibi, altı yaşında ya da yedi yaşında da olabilir. Kendine güven duygusu yeterince
gelişmemişse hayali unsurlar onu her zaman korkutabilir. Çocuk, olayları değişik yönleriyle
düşünebiliyorsa, gruplama, sınıflama yapabiliyor ve bu gruplar arasındaki ilişkileri görebiliyorsa,
düşünce zincirini geriye doğru izleyebiliyorsa yaşı daha küçük ya da büyük olsa bile on-on iki
yaş grubu olgunluğuna erişmiştir.
Çocuk, soyutlamalar yapabiliyorsa, neden-sonuç ilişkisini tam olarak kavrayabiliyorsa, iki
değişkeni bir arada düşünebiliyorsa onu on üç-on beş yaş grubunda sayabilirsiniz. Takvim
yaşının yine bir önemi yoktur. Ancak, en kısa yoldan gitmek isterseniz seçim yaparken
çocuğunuzun da fikrini alın. Çocuğunuz, kendi düşüncesine uygun olan kitabı mutlaka bulacaktır.
*Çoluk Çocuk dergisinin 2. sayısında yer alan bu makale Prof. Dr. Gülçin Alpöge tarafından kaleme alınmıştır.